SALINCAK

Ardahan’dan Edirne’ye
Samsun’dan Girne’ye
Halat ağırlığı
Pamuk iplikleriyle
Salıncakla kur
Ağıtlar eser bağrına 
göz pınarlarında yaş bulundur....
bozlak agırlığı çöker
birden omuzlarına
tezenesinde sazın çare
neşetlerde bulunur...
azgın fırat, deli fırat
aldığı insanı vermezde
düzşen hoyrat kurtulur
boğazın nefes bulundur...
bir bebek çığlığı duyarsın 
ansızın salıncağın iplerini koparan
ve
açlıktan uyuyamayan
ve anasının memeleri
yaşadığı coğrafya kadar kuru
bir bebek
ninniler söyle hemen
belki uyur, belki biraz avunur....
kaçamak bakışlara
ve ilk sevdalara takılırsa gözün
fazla uzatma 
bir mani kadar olsun sözün
gerisi unutulur....
kınası solmamış gelin
yüregi kızıla boyalı ana
kızıl kına, kızıl güneş,
kızıl yüzler
diğer renkleri ölmüş de
sanki hepsi öksüzler
yanında biraz umut
biraz mavi bulundur...
sallanmaya devam et
doğudan batıya 
kuzeyden güneye
serin esse de rüzgar
bakarsın yüreğin kavrulur
yanında bir testi bulundur
ve bir köy çeşmesinde
içine türküler doldur
her derde devadır
üstelik boldur
türküler bizim,
türküler hepimizin
ve bir gün bir hasret, 
bir sancı, bir isyan sancısı
saplanırsa yüreğine
al birini dudaklarına tuttur...
kabuk bağlatır yarını, üstelik sogutur........

 
[ ÖNCEKi ŞiiR ]
[ ŞiiRMATiK ]