kimden: Ulas Basar GEZGiN

 

HUKUK VE YAPAY ANLAK (ZEKA): SORU(N)LAR ve YANITLAR
(3)

-Bu yazi, sevgili cagla unluturk'e armaganimdir-



Hukugun, yargilama yaninda, toplumsal yargi olusturma
sureci olmasi cok onemli. Bu konuda ikna oldum. Karar
uzuvlarindaki bakis degisimini yansilamak zor. Daha
dogrusu, bu alanin da henuz el atilmamis bir alan
oldugunu dusunmeye basladim. Yani, karar uzuvlarindaki
bakis degisimini belirleyen sey nedir? Hukuga, Marksci
ve diger belirlenimci bakislar basarili mi? ornegin,
askeri bir duzenin, yasalarda degisiklik yapmadan,
ictihat esnekligini kullanarak, a+gir cezalar
verdigini biliyoruz. Hukuk uzuvlari uzerindeki bu tur
belirleyenleri aciga cikaran ve ongoru gucune sahip
bir kuram gerekiyor. Bu da, cok buyuk bir adimdir.
Yillar alabilecek bir calisma olur.


Daha iyi bir ornek: Turkiye'de idam cezasi olmasina
karsin, yaklasik olarak son 20 yilda, uygulanmiyor.
Bunda, uluslararasi topludurumun (konjonktur) etkisi
var elbette. Ancak, Amerika basta olmak uzere bircok
ulke var ki, bu ceza uygulaniyor. Turkiye, bunlari
ornek almak yerine, bu cezaya karsi bir topludurumdan
etkileniyor. Bu nasil oluyor? Abdullah ocalan,
asilmadi. Bunun uluslararasi topludurum disinda,
devletin PKK siyasasiyla ilgili oldugu soylenebilir.
Bize gerekli olan, tam da, idam cezasi verme/vermeme
kararlarina varilan surecler.


Karar uzuvlarindaki bakis degisimlerini yansilamayan
bir modele, gercekten de, bir 'yapay hukukcu'
diyemeyiz. Boyle bir model, en fazla, hukuk
tartismalarini yansilayabilir. Ya da "hukuk surecleri,
ulkusel (ideal) kosullar altinda olunsaydi, hukuk
surecleri nasil islerdi?" sorusuna yanit verebilir. Bu
soruya yanit vermek de buyuk birseydir.


Bes nokta var: Birincisi, simdiden, bu ongoruleri
yapabilecek bir kurama sahip olunamayacagini soylemek
dogru degil. Bu konularda, simdiye dek, pek calisma
yapilmis degil. Hukugu, dunyada cok az arastirmaci
gorgul (empirik) olarak inceliyor. Tarihsel hukuk ve
karsilastirmali hukuk alanlarinin gelistirilmesi,
butunlestirilmesi gerekir. Degisik tarihsel donemlere
ve degisik toplumlarin hukuk uygulamalarina bakmak
gerekir.  Bu iki alan, bize, boyle bir kurami
verebilir ve boyle bir kuram, gercekten
olusturulabilirse, bu, hem hukuk icin hem de toplumsal
bilimler icin cok buyuk bir basari olacaktir. Boyle
bir kuram olusturulamazsa, yapay hukuk alani, gercel
hukuk sureclerini yansiladigi savindan (iddia)
vazgececek, ulkusel kosullarin modeli olacaktir. Bu da
olumlu olabilir. Toplumbilimci Max Weber'in yontemini
analim: Max Weber, toplumlara bakarken, once ulkusel
tipler olusturuyor, diger bir deyisle, toplumu ve
ogelerini karikaturlestiriyordu. Daha sonra, dogal
olarak, sapmalar oluyordu. ulkusel tipler, gercegi
yansitmiyorlardi. Weber'e gore, toplumsal bilimcinin
isi, bu sapmalarin nedenlerini bulmaktir. Bu acidan,
yapay hukuk modelleri, Webergil ulkusel tipler olarak,
hukugun hizmetine sunulabilir.


ikincisi: Evet, ictihat, yorumlamayi gerektirir.
Ancak, bunun bir siniri vardir. Umberto Eco'nun
belirttigi gibi, yorumun siniri, asiri yorumdur. "A
sucu var ise, 15 yil agir hapis cezasi" gibi bir
hukuksal onermeden, 30 yil cikmaz. Olagan kosullarda
cikmaz cikmasina, ancak olaganustu durumlarda,
ciktigini goruyoruz. Belki de, yapay hukukcu,
olaganustu mahkemeleri yansilamaya cabalamasa, daha
iyi olur. cunku sozgelimi bir 12 Eylul mahkemesi,
asiri yorum yapabilir. Hatta sunu hemen belirtelim:
Hukuksal surecleri yansilarken, karar uzuvlarinin
eldeki yasalara dayanarak karar verdigini dusunuruz.
Bu bizim varsayimimizdir. Oysa olaganustu mahkemeler,
yazili olmayan, bilinmeyen, cagin belirledigi ve bu
nedenle hic de oznel olmayan 'yasa'lara dayanirlar.
Yapay hukuk modeli, "karar uzuvlari, kararlarini
verili yasalara dayanarak alir." onkoyusunu yerine
getirmeyen her hukuksal sureci, model disinda
birakmalidir, yansilamamalidir. 


ucuncusu, tartismalarda verilen ornekler, genelde,
ceza hukuguna ait oluyor. Acaba, bir sulh mahkemesini
yansilamak olanakli mi? Sonucta, bir sulh
mahkemesinde, hukuksal karar uzuvlarindaki bakis
degisimleri, yok denecek kadar az. Acaba, sulh
mahkemeleri, yansilanmaya daha mi yatkin? Yeni kurulan
Aile Mahkemeleri icin bu soruyu sormak, daha anlamli
olabilir. Sonucta, bu mahkemeler, aile dokusuna en az
zarar verecek kararlari almaya calisiyorlar. 


Dorduncusu, evet, insan hukukcu, mahkemeye gelmeden
once yasadigi olaylardan etkilenir. Duygu durumu,
verdigi kararda etkilidir. Ancak, bu iyi birsey midir?
Yapay hukukcu, neden bu ozelligi de yansilasin? insan
hukukcunun oznelligi nedeniyle, zanlilar, daha hafif
ya da agir cezalar aliyorlarsa, bu, hukuktaki catlak
degil midir?


Besincisi, evet, hukuk, yasalarin duzeneksel (mekanik)
bir bicimde uygulanmasi degildir. Bir ictihat
esnekligi vardir. Ancak, insan hukukcu, onu kendi
oznellikleriyle dolduruyorsa, haksiz kararlar
veriyorsa, "bunu yapay hukukcu yapamaz" demenin ne
anlami var? 


Sonuc olarak, yerel ve tarihsel kaynaklara bakilmali.
Bu sorularin yanitlari, orada bulunabilir belki..